Bir Kıvılcımın Hikâyesi – Bandırma
Bazı anlar vardır, insanın yüreğine kazınır. Bazı başarılar vardır, sadece rakamlarla, istatistiklerle anlatılamaz. İşte Bandırma’da yaşanan bu fuar, tam da böyle bir hikâyenin başlangıcıydı.
VURAL YEŞİLYURT
trtbafra@gmail.com - 05363267627
Bir şehir düşünün... Uzun zamandır suskun, ama içinde taşıdığı potansiyelin farkında. Bir şehir düşünün... Yeter ki inansın, bir kıvılcım bile yangına dönüşebilir. Ve işte o kıvılcım, Bandırma’da çakıldı.
Lina Fuarcılık’ın öncülüğünde, Nebi Çiftçi’nin inancıyla, Bandırmalının emeğiyle, kalbiyle, alın teriyle hayat bulan bir fuar: Bandırma Tarım, Hayvancılık ve Ekipmanları Fuarı…
Kolay değildi. Çünkü ilkler daima zordur. Cesaret ister, özveri ister, en çok da inanmış insanlar ister. Bandırma bu inancı gösterdi. Kenetlendi. “Biz de yaparız” dedi ve yaptı. Ve biliyor musunuz? Bu sadece bir fuar değildi... Bu, bir şehrin kendine yeniden inanmasının, "biz buradayız" deyişinin haykırışıydı.
Fuara tam 80 firma, 150 marka katıldı. İl dışından gelen birçok firmanın ilk sözü şu oldu:
"Seneye yerimizi şimdiden ayıralım."
Bu söz, bir organizasyonun değil; bir ruhun, bir dayanışmanın, bir kalbin sesiydi.
Ben oradaydım… Gözlerindeki heyecanı gördüm insanların. Sabahın erken saatlerinden itibaren stand kuran gençleri, koşturan esnafı, her detayı sahiplenen yerel yöneticileri… Sadece işlerini yapmıyorlardı. Bir hayalin parçası oluyorlardı.
Ve o hayal, Bandırma'nın geleceğiydi.
Şimdi durup bir düşünelim… Bu şehir, daha ilk sınavında tam not aldıysa, kim bilir daha neler başarır? Ama bir şartla: O birlik ruhu, o inanç, o heyecan kaybedilmezse…
Artık sorumluluk daha büyük. Bandırma’nın kalıcı bir fuar alanına ihtiyacı var. Çünkü bu şehir, sadece bir fuar yapmadı. Geleceğine yatırım yaptı.
Ben umutluyum. Çünkü Bandırma, sadece başarmadı. Aynı zamanda birbirine yeniden güvendi. Ve bu güven varsa, yol da var, ışık da…
Kıvılcım yandı Bandırma’da… Şimdi o ışığın izinden yürümek gerek. Bandırma’ya değer katan herkese selam olsun…
Esen kalın.
